top of page

TÄ°S TALEPLERÄ°MÄ°ZÄ° AÇIKLADIK

20190711_111022.jpg

BES olarak 2020-2021 dönemi toplu sözleÅŸme dönemine iliÅŸkin büro emekçilerinin toplu  sözleÅŸmeden ne beklediklerini öÄŸrenmek için; tüm iÅŸ yerlerinde, hazırladığımız “Kararlı Mücadele, Kazanımlı Toplu SözleÅŸme Ä°çin TÄ°S Taleplerimiz” isimli talep toplama kitapçıklarımızı dağıtarak Talep Toplama Formları aracılığıyla görüÅŸlerini yazılı olarak aldık.

 

Belirlenen büro emekçilerinin görüÅŸ ve taleplerinden oluÅŸan rapor bugün düzenlenen basın toplantısıyla Åžube BaÅŸkanımız Devrim MOL tarafından kamuoyuyla paylaşılmıştır.  Açıklanan raporun   tam metni aÅŸağıdadır.

​

​

BASINA VE KAMUOYUNA

DeÄŸerli Basın Emekçileri;

 

Kamu emekçileri ve emeklilerinin 2020 ve 2021 yıllarında alacağı zam ve sosyal destek ödemelerinin belirleneceÄŸi toplu sözleÅŸme görüÅŸmeleri önümüzdeki AÄŸustos ayında yapılacak ve 3 milyonun üzerinde kamu emekçisi  ile 2 milyon üzerinde memur emeklisinin merakla beklediÄŸi zamlar belirlenecek.

 

Ülkemizde kamu emekçilerinin grevli/toplu sözleÅŸmeli sendika hakkı, siyasi iktidar tarafından yıllardır yok sayılmakta ve toplu sözleÅŸme sınırlı mali ve sosyal haklara indirgenmektedir. Oysa toplu sözleÅŸme süreci kamu emekçilerinin ortak ekonomik, sosyal, demokratik, özlük ve mesleki hak ve çıkarlarının tümünü kapsamalı ve grev hakkının kullanıldığı bir süreç olmalıdır.

2002 yılında AKP’nin iktidara gelmesiyle birlikte hormonlu bir ÅŸekilde büyümeye baÅŸlayan Memur-Sen her yıl rekorlar kırarak, hem genel hem de tüm iÅŸkollarında yetkili sendika oldu. Tüm devlet imkanlarını arkasına alarak adeta AKP’nin memur kolları gibi çalışan Memur-Sen Konfederasyonu, AKP’nin koltuk deÄŸneÄŸi olmayı asıl iÅŸlevi olarak bu güne kadar sürdürdü.

Daha önceki üç toplu sözleÅŸme döneminde yetkili sendika olarak masaya oturan Memur-Sen, ötedenberi mücadele ile kazandığımız ne varsa kaybetmemizin   sorumlusu oldu ve kamu emekçilerini enflasyonun altında ezen zamları bile kazanım açıklamakta bir sakınca görmediler.

 

DeÄŸerli Basın Emekçileri;

Memur-Sen Konfederasyonu bu defa da 2020 ve 2021 yıllarını kapsayan toplu sözleÅŸme için masaya oturmaya hazırlanıyor. Ancak bugüne kadar siyasi iktidarın kamu emekçilerine yönelik hak gasplarına karşı mücadele etmek yerine kamu emekçilerini bölen ve bu saldırıları kabul etmesini saÄŸlama görevini yerine getiren bir konfederasyondan, doÄŸal olarak kamu emekçilerinin bir beklentisi kalmamıştır.

 

2020 ve 2021 yıllarına iliÅŸkin zam oranlarının ilk iÅŸareti, Orta Vadeli Mali Planda mevcuttur. CumhurbaÅŸkanı tarafından onaylanan plana göre, 2020 yılında memur ve kamu iÅŸçilerini kapsayan personel ödeneÄŸinde yüzde 14; 2021 yılında ise yüzde 10.2 artış öngörülmüÅŸtür. Vergilerimizin ülkeyi savunma adı altında, S 400’lere, F35’lere savaÅŸ ekonomisine aktarılan milyarlarca dolarlık kaynaklara baktığımızda, neden bu kadar yoksullaÅŸtığımızı da daha iyi anlıyoruz.

 

DeÄŸerli Basın Emekçileri;

Her Toplu Ä°ÅŸ SözleÅŸmesi döneminde kaynak yok diyerek kamu emekçilerini yoksulluÄŸa terk eden siyasi iktidar, geçtiÄŸimiz günlerde meclis baÅŸkanlığından emekli olan makam arabası, ÅŸoför, koruma v.s birçok devlet imkânından faydalanan Bülent Arınç, CumhurbaÅŸkanlığı Yüksek Ä°stiÅŸare Kurulu üyeliÄŸine atandı. Kurulun ilk toplantısında bütün üyelerin maaşına %40 zam yapıldı. Kendi yandaÅŸlarına kaynak yaratmada ve aktarmada sıkıntı yaÅŸamayan siyasi iktidar söz konusu emekçiler olunca kaynak yok deme cüretini gösterebilmektedir. Bu maaÅŸ zammının kamuoyu tarafından eleÅŸtirilmesinden sonra eleÅŸtirenleri görevinin insani ve Ä°slami olduÄŸunu belirterek edepsiz olarak nitelendirdi. Maaşına yönelik eleÅŸtiriler artınca, maaşının yarısını KHK ile hukuksuz bir biçimde kamudaki görevlerinden atılanlara bağışlayacağını söylemesi bir itiraftır. Kamuda yaÅŸanan ihraçların KHK düzeninin hukuksuz olduÄŸu itirafıdır. Terörle iltisaklı ve irtibatlı olduÄŸu iddiasıyla bir gecede haksız ve hukuksuz bir ÅŸekilde ihraç edilenlere bağışta bulunacağını belirtmesi, aslında kendilerinin Anayasal suç iÅŸlediklerinin de kanıtıdır.

 

DeÄŸerli Basın Emekçileri;

2020-2021 dönemi toplu sözleÅŸme dönemine iliÅŸkin büro emekçilerinin toplu iÅŸ sözleÅŸmesinden ne beklediklerini öÄŸrenmek için tüm Åžube ve Temsilciliklerimizle beraber, bir süredir alanlarda, iÅŸ yerlerinde, hazırladığımız “Kararlı Mücadele, Kazanımlı Toplu SözleÅŸme Ä°çin TÄ°S Taleplerimiz” isimli talep toplama kitapçıklarımızı dağıttık. Ä°ÅŸ kolumuzda çalışan büro emekçilerinin tamamı ile bir araya gelmeye çalıştık. Sendikamızın toplu iÅŸ sözleÅŸmesinden neler beklediÄŸini ve çalışanların taleplerinin ne olduÄŸunu öÄŸrenmek için görüÅŸ alışveriÅŸinde bulunduk. TÄ°S Talep Toplama Formları aracılığı ile çalışanların görüÅŸlerini yazılı olarak aldık. Her Åžubemiz bu formda yazılanları rapor haline getirerek Genel Merkezimize gönderdi. Bu raporları Büro Emekçilerinin Toplu Ä°ÅŸ SözleÅŸmesi Genel Talepleri ve Ä°ÅŸ Kolu Talepleri Åžeklinde raporlaÅŸtırarak hem siz deÄŸerli basın emekçileri vasıtasıyla kamuoyu ile paylaÅŸmak, hem de Konfederasyonumuz KESK’e göndererek Hükümetle oturulan TÄ°S masasında bu taleplerin gündemleÅŸtirilmesini istedik. Kamuoyunun ve emekçilerin gözünden kaçırılan, kapalı kapılar arkasında imzalanan satış sözleÅŸmelerine artık yeter diyoruz.

 

DeÄŸerli Basın Emekçileri;

2020-2021 dönemi toplu iÅŸ sözleÅŸmesinden genel taleplerimizi özetleyecek olursak:

  • Öncelikle Kamu emekçilerinin grevli toplu sözleÅŸme hakkı önündeki yasal ve fiili engeller kaldırılmalı, özgür bir toplu sözleÅŸme düzeni yaratılmalıdır.

  • OHAL KHK’ları ile hukuk dışı bir ÅŸekilde hayata geçirilen ihraçlar ve açığa almalara son verilmeli, hukuki deliller ve mahkeme kararları olmadan ihraç edilen tüm kamu emekçileri derhal görevlerine iade edilmelidir.

  • Kamuda sözleÅŸmeli istihdama son verilmeli, sözleÅŸmeli olarak iÅŸe baÅŸlatılan büro emekçileri kadrolu istihdam edilmelidir.

  • 2018-2019 toplu sözleÅŸme dönemine iliÅŸkin ekonomik kayıplarımız, TL de yaÅŸanan deÄŸer kaybı ve satın alma gücündeki azalma üzerinden net bir ÅŸekilde hesaplanarak ödenmeli ve söz konusu fark, kamu emekçileri ve emeklilerin taban aylığına mutlaka yansıtılmalıdır.

  • Yılın ikinci yarısında maaÅŸlarımızda yaÅŸanan erimenin önüne geçilebilmesi için vergi dilimi soygununa son verilmeli, Açlık sınırı altındaki ücretlerden vergi, sigorta vb. gibi kesintiler kaldırılmalıdır. %15 olan 1 nci gelir vergisi dilimi %10’a indirilmeli, yoksulluk sınırına kadar olan maaÅŸlarda gelir vergisi, birinci vergi diliminde sabitlenmelidir.

  • Zorunlu Bireysel Emeklilik uygulamasından vazgeçilmelidir.

  • Temel ücretler arttırılmalı, en düÅŸük ücret yoksulluk sınırının üzerinde olmalıdır.

  • Her türlü ek ödemenin emekli aylığına yansıması saÄŸlanmalıdır.

  • 2019 Yılı için gerçekleÅŸen Enflasyon+Büyüme Oranı (Refah Payı) kadar ek zam yapılmalıdır.

  • TÜÄ°K verilerine göre, 2020 itibariyle ortalama kira bedeli olan 1.000 TL kira yardımı ödenmelidir.

  • Bütün büro emekçilerine; yılda bir olmak üzere 1.500 TL giyim yardımı ödenmelidir.

  • EÅŸ ve çocuk yardımı 750 TL olmalıdır.

  • Kamu emekçilerine, yılda iki kez tam maaÅŸ tutarında ikramiye ödenmelidir.

  • Çalışmayan eÅŸ için yapılan aile yardımı emeklilikte de devam etmelidir. 

  • Kamuda siyasi kadrolaÅŸma uygulamalarına son verilmeli, yöneticilerin belirlenmesinde ve ilk atamalarında sendikal, siyasal referanslar deÄŸil, liyakat temel alınmalıdır.

  • Ek göstergelerde güncelleme yapılarak, ilk, orta ve lise mezunlarının da ek göstergeden yararlandırılmasına imkân saÄŸlanarak, en az 3600 ek gösterge tüm büro emekçilerine verilmelidir.

  • SözleÅŸmeli büro emekçilerine görevde yükselme ve unvan deÄŸiÅŸikliÄŸi sınavlarına girme hakkı verilmelidir.

  • EÅŸit iÅŸe eÅŸit ücret ilkesi gereÄŸi 4/b'li emekçilerin,  4/a'lı emekçiler kadar ek ödeme alması saÄŸlanmalı, görevde yükselme, kıdem, izin gibi özlük ve sosyal hakları iyileÅŸtirilmelidir.

Kadın taleplerimizden öne çıkanlar ise ÅŸöyledir:

  • Kadınların iÅŸyerlerinde maruz kaldığı cinsiyete dayalı her türlü ayrımcılık ile taciz ve mobbingi önleyici politikalar ve mekanizmalar oluÅŸturulmalıdır. Taciz ve mobbingin açığa çıkmasını kolaylaÅŸtırıcı, failleri caydırıcı ve maÄŸdurları koruyucu tedbirler alınmalıdır.

  • Kadın emekçilere yönelik iÅŸlenen her türlü eril suçta (sözlü taciz, fiziksel taciz, cinsel taciz, mobbing, tehdit, ÅŸiddet) kadının beyanı esas alınmalı, herhangi bir belgelendirme istenmeksizin gerekli soruÅŸturma ve kovuÅŸturma baÅŸlatılmalıdır.

  • BoÅŸanma aÅŸamasında olan, boÅŸanmış olan, mobbinge, ÅŸiddete, tacize, tecavüze uÄŸrayan kadın emekçilerin tayin ve yer deÄŸiÅŸtirme talepleri, beyanları esas alınarak, herhangi bir belgeye gerek kalmaksızın ve bekletilmeden yerine getirilmelidir.

  • Ä°ÅŸ ve aile yaÅŸamını uyumlaÅŸtırma politikaları kapmasında, ev ve bakım yükümlülüklerini kadına yükleyen bir anlayışla, kadınlar için kurgulanan esnek (yarı, kısmi, uzaktan, tele vb.) zamanlı çalışma biçimleri terkedilmelidir.

  • Güvenceli ve tam zamanlı hak kayıpları yaratmayan çalışma esas alınmalıdır.

  • Ev ve bakım (çocuk, yaÅŸlı, hasta vb.) sorumluluklarını yalnızca kadına yükleyen anlayıştan uzaklaşılmalı, bu anlayışı ortadan kaldıracak politikalar geliÅŸtirilmelidir.

  • Bakım (çocuk, yaÅŸlı, hasta) hizmetlerinin, parasız, anadilinde, 24 saat açık, nitelikli ve denetimli kurumlar tarafından verilmesinin imkanları yaratılmalıdır.

  • Bir ebeveyn hakkı olarak her iÅŸyerinde kreÅŸ açılmalıdır.

  • DoÄŸum öncesi ve sonrasında kadının ihtiyacına göre kullanabileceÄŸi en az 24 ay ücretli doÄŸum (analık) izni uygulanmalıdır.

  • Analık izni bitiminden çocuÄŸun ilköÄŸretim yaşına kadar anneye ve babaya ayrı ayrı ücretli ve devredilemez en az 1’er yıllık ebeveyn izni hakkı verilmelidir.

  • Süt izinlerinin kullanımının önündeki her türlü yasal ve fiili engel kaldırılmalıdır.

                                                                          

Kayıplarımızın karşılandığı, taleplerimizin dikkate alındığı gerçek bir toplu sözleÅŸme için Büro Emekçileri Sendikasında birleÅŸelim.

bottom of page