top of page

SEFALETÄ° KABUL ETMÄ°YORUZ!

WhatsApp Görsel 2024-01-15 saat 13.06.02_46c9c2e0.jpg

KESK Antalya Åžubeler Platformu olarak Antalya Defterdarlığı önünde “ Ä°nsanca YaÅŸamaya Yetecek Ücret” talebiyle eylem yaptık.

 

KESK Antalya Åžubeler Platformu adına açıklama yapan Åžube BaÅŸkanımız Devrim Mol “ Yeni yıla girdik. Ama deÄŸiÅŸen bir ÅŸey yok. Zam yaÄŸmuru temel tüketim maddelerinden, gıda ürünlerine, akaryakıt ürünlerinden tekel ürünlerine kadar iÄŸneden ipliÄŸe sürüyor” dedi. Bu koÅŸularda Ocak 2024 itibari ile altı aylık enflasyon farkı (%29,78) artı toplu sözleÅŸme artışı (%15) ile maaÅŸlarımızın toplamda %49,25 artacak olması büyük bir müjde gibi sunuluyor diyen Devrim Mol'un konuÅŸmasının tamamı ÅŸu ÅŸekilde;

 

Ne yazık ki 9 evladımızı daha kaybettik. Bir kez daha yoksul evlere, içinde bir ısıtıcı dahi olmayan depremzede çadırına ve son bir ayda boyasız badanasız 21 yoksul eve düÅŸen acıyı yüreÄŸimizde hissediyoruz. BaÅŸta aileleri olmak üzere tüm ülkemize baÅŸsaÄŸlığı diliyoruz. Ölümler bu ülkenin, gencecik insanların kaderi olamaz. Bunun çözümü yurdumuzda ve tüm dünyada barışın ve kardeÅŸliÄŸin egemen olduÄŸu düzeni kurmaktır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk dediÄŸi gibi Yurtta Barış Dünyada Barış sözünün amasız/fakatsız gerçekleÅŸmesi için bizlerin de üzerimize düÅŸeni yapacağımızın bilinmesini istiyoruz.

 

SEFALETÄ° KABUL ETMÄ°YORUZ!

Ä°NSANCA YAÅžAMAYA YETECEK ÜCRET Ä°STÄ°YORUZ!

 

Zam yaÄŸmuru ile baÅŸlayan ve bu yaÄŸmurun her ay ÅŸiddetlenerek kasırgaya dönüÅŸtüÄŸü zorlu bir yılı geride bıraktık.

Ülkeyi yönetenler “iÅŸçiyi, memuru, emekliyi enflasyona ezdirmedik” nutukları atsa da reel ücretlerimizin, maaÅŸlarımızın hızla buharlaÅŸtığı bir süreci yaÅŸamaya devam ediyoruz.

Çünkü bu ülkede yıllardır maaÅŸlarımız, ücretlerimiz TÜÄ°K vasıtası ile açıklanan enflasyona göre artırılıyor. TÜÄ°K ise açıkladığı rakamlarla bizim çarşıda, pazarda, mutfakta yaÅŸadığımız enflasyonun en az yarısını bir kara delik gibi yutuyor.

Dolayısıyla yaÅŸadığımız gerçek hayat pahalılığı ile TÜÄ°K’in sanal enflasyonu arasındaki makas büyürken satın alma gücümüz her geçen gün düÅŸüyor, yoksulluÄŸumuz artıyor. Tüm bunlara raÄŸmen iktidar sözcüleri 3 Ocak’ta açıklanan verilerden sonra hiç sıkılmadan “yıllık enflasyon %64,77 oldu, hedeflediÄŸimiz %65’in altında kaldı” diyorlar. Ülkemiz TÜÄ°K’in bu sanal rakamlarına göre bile enflasyonu en yüksek ülkeler sıralamasında liderliÄŸi kimseye bırakmıyor.

Tüm bunların yanında Ä°ktidar ve ortakları uzun yıllardır uyguladıkları ekonomik politikalarla bizleri açlıkla yoksulluk sınırında bir yaÅŸama mahkum ederken, bu ülkenin geleceÄŸi olan genç nesilleri de sorgulamayan ve itaat ve biat eden, bilimsellikten ve laiklikten uzak bir “eÄŸitim” modellemesi içinde yetiÅŸmesi için her geçen gün daha fazla uÄŸraÅŸ içindeler. Bu hususta gemi o kadar azıya aldılar ki, Milli EÄŸitim Bakanı Meclis kürsüsünden “sizin tarikat ve cemaat dediklerinize biz sivil toplum kuruluÅŸları diyoruz“ diye konuÅŸabiliyor. Evet biz bu söylemi daha önce de çok duymuÅŸtuk. O zamanlar iktidar ve yandaÅŸlarının can siper hane savunduklarının bu ülkeye ve topluma nasıl ağır bir bedel ödettiÄŸinin tanığıyız. Buradan bir kez daha söylüyoruz, laiklik ve laik eÄŸitim bu ülkenin vazgeçilmezidir. Bunun için bugüne kadar verdiÄŸimiz mücadeleyi bugünden sonrada daha da güçlü bir ÅŸekilde vermeye devam edeceÄŸiz.

BaÅŸka ülkelerde iktidar devirecek büyüklükteki skandalların normalleÅŸtirmesine izin vermeyeceÄŸiz. En son Adalet Bakanı Yardımcısı Ramazan Can’ın Adalet Bakanlığı Görevde Yükselme Sınavı mülakatı öncesi cep telefonuna gelen referans mesajlarını yanıtlayan ve Adalet Bakanı Özel Kalemine ilettiÄŸi yaklaşık yarım saat süren mesajlaÅŸma görüntüleri medyada yayınlandı. Adalet Bakanı dahil olmak üzere bütün iktidar bu skandalı sahiplendi ve dahası bunun bir iletiÅŸim baÅŸarısı olduÄŸunu söyleyecek kadar ileri gittiler. Biz biliyoruz ki bu tür makamlardan gelen talepler sınav komisyonlarında referans talebi olanın lehine deÄŸerlendirilmektedir. Buradan bir kez daha söylüyoruz, mülakat uygulaması emek hırsızlığıdır, bilgi hırsızlığıdır ve hemen kaldırılmalıdır.

Yeni yıla girdik. Ama deÄŸiÅŸen bir ÅŸey yok. Zam yaÄŸmuru temel tüketim maddelerinden, gıda ürünlerine, akaryakıt ürünlerinden tekel ürünlerine kadar iÄŸneden ipliÄŸe sürüyor.

Bu koÅŸularda Ocak 2024 itibari ile altı aylık enflasyon farkı (%29,78) artı toplu sözleÅŸme artışı (%15) ile maaÅŸlarımızın toplamda %49,25 artacak olması büyük bir müjde gibi sunuluyor.

Oysa bu “müjde” koskoca bir yalandan ibarettir. Çünkü ücretlerde enflasyon oranında artış demek dünyanın her yerinde sıfır zam demektir. YaÅŸanan gerçek hayat pahalılığının suni TÜÄ°K rakamları ile yarı yarıya düÅŸük gösterildiÄŸi Türkiye’de ise bunun anlamı emekçilerin cebinden çalmaya devam etmek demektir.

Nitekim bugün aldığımız maaÅŸlar yıllardır sürdürülen bu soygun düzenini ispatlamaktadır.  Buna göre:

  • EÅŸi çalışmayan, 2 çocuklu, en düÅŸük kamu emekçisi maaşı eÅŸ ve çocuk yardımı dahil 32 bin 835 TL’de, ortalama kamu emekçisi maaşı ise yine eÅŸ ve çocuk yardımı dahil 35 bin TL’de kalmıştır.

Üstelik 2023 yılı temmuz ayında geçilen “yeni maaÅŸ rejimi” ile bu tutarların 12 bin TL’si “ilave seyyanen ödenek” ortalama 5 bin TL’si ise “ek ödeme” adı altında taban aylığa yansıtılmayacak tutarlardır. Kısacası cebimize giren maaşın yarısı emekli aylığımıza yansıtılmamaktadır.

 

  • Mevcutta 7.500 TL olan en düÅŸük emekli aylığının ne kadar artacağı ise hala belirsizdir.EÄŸer altı aylık enflasyon (%37,6) artışı uygulanırsa en düÅŸük emekli aylığı 10 bin 320 TL’ye çıkacak ve yine açlık sınırının altında kalacak.

 

  • En önemlisi önümüzdeki günlerde de TÜÄ°K sahte enflasyon rakamları açıklamaya devam ettikçe, adaletsiz gelir vergisi dilimleri sürdükçe, TL döviz karşında deÄŸer yitirdikçe bugün yapılan artışların bir iki ay içinde hiçbir karşılığı kalamayacaktır. Hepimizin maaÅŸları, ücretleri sefalet düzeyine daha fazla yaklaÅŸacaktır.

Bizler yoksullukta, sefalette eÅŸitlenmek deÄŸil, hak ettiÄŸimiz refahta birleÅŸmek istiyoruz.

Bunun için:

  • Öncelikle tüm kamu emekçilerine bugün için brüt 12 bin 147 TL olarak verilen ilave seyyanen ödeneÄŸin taban aylık katsayısına dâhil edilmesini istiyoruz.

 

  • En düÅŸük kamu emekçisi maaşının eÅŸ, çocuk, kira ve ulaşım gibi yardım kalemleri ile bugün 50 bin TL’yi aÅŸan yoksulluk sınırının üzerine çıkarılmasını, bu rakamın her üç ayda bir yoksulluk sınırında yaÅŸanan artışa göre güncellenmesini, üzerine her çeyrekte yaÅŸanan büyüme rakamlarının refah payı olarak eklenmesini istiyoruz.

 

  • En düÅŸük emekli aylığının 16 yıl önceki seviyeye yani asgari ücretin %110’una çıkarılarak net 18 bin 700 TL’ye çıkarılmasını istiyoruz.

 

  • Gelir vergisi birinci dilim oranının %15 ten %10’a düÅŸürülmesini, yoksulluk sınırına kadar olan ücretlerin birinci vergi diliminde sabitlenmesini istiyoruz.

 

  • Tüm kamu emekçilerine ücretsiz öÄŸlen yemeÄŸi istiyoruz. Ä°ÅŸyerinde yemek çıkmayan kamu emekçilerine aylık 4 bin TL yemek yardımı verilmesini ve özellikle büyükÅŸehirlerde artan kiralar ortada olup, maaşımızın yarıdan fazlasını kiraya ayırmak zorunda kaldığımız ortada iken, kira yardımı istiyoruz.

Buradan tüm kamu emekçilerine sesleniyoruz.  Gelin yıllardır tekrarlanan bizi her geçen gün daha sefalete iten bu oyuna artık dur diyelim. Ne TÜÄ°K’in sahte enflasyon rakamlarına ne iktidarın “refah payı” aldatmacalarına kanmayalım.

Yıllardır hepimize kaybettiren bu yoksulluk ve sefalet düzenine karşı insanca yaÅŸayacak ücret, güvenceli iÅŸ, güvenli gelecek için omuz omuza verelim.

 

YaÅŸasın Örgütlü Onurlu Mücadelemiz!

Yaşasın KESK!

bottom of page