top of page

HATALI SORULARA İTİRAZ EDİLDİ

 

Adalet Bakanlığı Merkez ve Taşra Personeli Görevde Yükselme Sınavı 8 Mayıs 2015 tarihinde Bakanlığınız WEB Sayfasından ilan edilmiş, 28 Haziran 2015 tarihinde Görevde Yükselme Sınavı Adli ve İdari Yargı, Bakanlık Merkez ve Bakanlık Merkez Atamalı Taşra birimlerinde 2806 boş kadroyu kapsayan sınav yapılmıştır.

 

            Ancak sınav sonrasında sendikamız üyelerince, bazı sınav soru ve cevaplarının hatalı olduğu sendikamıza bildirilmiştir.

 

            Bunun üzerine sendika Genel Merkezimiz Adalet Bakanlığı’na  hatalı soruların düzeltilmesi için başvurmuştur.

 

28.06.2015 TARİHİNDE YAPILAN, ADALET BAKANLIĞI MERKEZ VE TAŞRA PERSONELİ GÖREVDE YÜKSELME ve UNVAN DEĞİŞİKLİĞİ SINAVINDA İTİRAZA KONU OLAN SORULAR

 

İtiraz Konusu:

Öncelikle; 12.03.2010 tarih ve 27519 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan, 2010/192 karar sayılı Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Genel Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmeliğin 8. maddesi uyarınca; “Görevde yükselme eğitiminin ortak konularına ilişkin sınav sorularının hazırlanmasında, Devlet Personel Başkanlığınca bu konularla ilgili belirlenen ders notları esas alınır”  denilmektedir.

 

Yine Genel Yönetmeliğin “Yazılı Sınav” başlıklı 12.maddesinde (31.08.2013 tarih ve 28751 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2013/4957 sayılı yönetmelik 8.maddesi uyarınca) “… Yazılı sınav, bu sınava ilişkin konu başlıklarına duyuruda yer verilmek suretiyle, mahalli idareler için İçişleri Bakanlığı’nca, Yükseköğretim üst kuruluşları ile yükseköğretim kurumları için Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca olmak üzere, ilgili kurumlarca belirlenecek konularda yapılır.” denilmektedir.

 

T.C. Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Bakanlık Merkez Ve Taşra Teşkilatı Personeli Görevde Yükselme Sınav İlânında yer alan Ek-III (Görevin Niteliği ile İlgili Yazılı Sınav Konularına İlişkin Liste)’de yer alan “Görevde Yükselme Sınav Konuları” başlıklar-kısım-kanun maddeleri ve soru sayıları belirtilmek suretiyle ayrı ayrı gösterilmiştir.

 

Bu itibarla;

 

B kitapçığında 74. Soruda;

Doğru cevap Hukuki olarak belirlenmiş, ancak cevapta Siyasi şıkkı da doğru. İki şık doğru (hem A hem de B şıkkı). Bu soruya da itiraz var. 

 

Soru şöyle;

Milli güvenliğin sağlanması ve korunması konusunda Bakanlar Kurulu ile Milli Güvenlik Kurulunun sorumluluklarının Anayasa ve kanunlarla belirlenmiş olması, "Milli Güvenlik" kavramının hangi yönünün bulunduğunu gösterir?

 

A) Siyasi         B) Hukuki      C) Sosyal     D) Ekonomik

 

 A Kitapçığının 25. ve B Kitapçığının 85. sorusu:

657 Sayılı Devlet Memurları Kanununa göre aşağıdakilerden hangisi, Devlet memuruna "aylıktan kesme" disiplin cezasının verilmesini gerektiren fiil ve hallerdendir?

a) Görev sırasında amirine sözle saygısızlık etmek

b) Özürsüz ve kesintisiz 3-9 gün göreve gelmemek

c) İş arkadaşlarına ve iş sahiplerine söz veya hareketle sataşmak

d) Devlete ait resmi belge, araç, gereç ve benzeri eşyayı kaybetmek

 

657 Sayılı DMK'nın 125. maddesinde "disiplin cezalarının çeşitleri ile ceza uygulanacak fiil ve haller" sıralanmış, DPB Görevde Yükselme Ders Notları kitabında bu başlık adı altında herhangi bir konu bulunmadığı gibi, diğer konu başlıkları altında 91, 92, 93, 94, 98 ve 99. sayfalarda disiplin cezası gerektiren bazı fiiller yer almış olmasına rağmen sorunun doğru cevabı olan "görev sırasında amirine sözle saygısızlık etme" bulunmamaktadır.

A Kitapçığının 29. ve B Kitapçığının 89. sorusu:

Aşağıdaki cümlelerden hangisi yapısına göre diğerlerinden farklıdır?

a) Gördüğümüz bitkin, yorgun adamlar merak edip yüzümüze bakmıyorlardı.

b) Bütün yaz tatilimiz gelen misafirleri ağırlamakla geçti.

c) Cömertçe harcanan suyu emen yeşillikler daha bir güzelleşmişti.

d) Koca dairede kendilerinden başka hiç kimse kalmamıştı.

 

DPB Görevde Yükselme Ders Notları Kitabının 196 ve devamı sayfalarında "Cümle Çeşitleri" başlığı altında "yüklemin türüne göre", "yüklemin yerine (dizilişlerine) göre" ve "anlamlarına göre" cümle türleri açıklanmış olmasına rağmen, sorunun konusunu oluşturan "yapısına göre" cümle türleri açıklanmamıştır.

 

A Kitapçığının 70. ve B Kitapçığının 30. sorusu:

2577 Sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununda öngörülen zımni ret süresi kaç gündür?

a) 10                b) 15               c) 45                d) 60

 

2577 Sayılı Yasanın 10. maddesinde "idari makamların sükutu" başlığı altında açıklanan konuyla ilgili olarak kanun metninde herhangi bir şekilde kullanılmayan "zımni ret" ibaresiyle sorulmuş olması kavram kargaşasına neden olmuştur.

 

A Kitapçığının 85. ve B Kitapçığının 45. sorusu:

Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri Yazı İşleri Hizmetlerinin Yürütülmesine dair Yönetmelikte; Cumhuriyet Başsavcılığı veya mahkemece belli bir hususun sorulması için dış birimlere yazıların gönderilmesi hangi kayıt adı altında işlenir?

a) Karar kaydı                                    b) Zimmet kaydı

c) Değişik işler kaydı                        d) Muhabere kaydı

 

A Kitapçığının 90. ve B Kitapçığının 50. sorusu:

I. Tacir-Tacir

II. Tacir-Gerçek kişi

III. Kamu Tüzel Kişisi- Tacir

IV. Kamu Tüzel Kişisi- Kamu Tüzel Kişisi

V. Gerçek kişi- Gerçek Kişi

Yukarıda karşılıklı bir şekilde yetki sözleşmesi yapacak gruplar verilmiştir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na göre yukarıdaki gruplardan hangisi veya hangileri arasında yetki sözleşmesi yapılamaz?

a) I ve IV                    b) II ve V                    c) III ve IV                 d) II, IV ve V

 

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 17. ve devamı maddelerinde yetki sözleşmesi konu edilmiş, ancak madde metinlerinde yetki sözleşmesinin kimler tarafından yapılabileceği ya da kimlerin yetki sözleşmesi yapamayacağı konusuna açıklık getirilmemiştir.

A Kitapçığının 96. ve B Kitapçığının 56. sorusu:

Aşağıdakilerden hangisi Hukuk Muhakemeleri Yönetmeliğinde belirtilen "ön inceleme" aşamasının sonunda ön inceleme tutanağında yer almaz?

a) Dava şartlarının mevcut olup olmadığı

b) Davanın tabi olduğu yargılama usulünün ne olduğu

c) İddia ya da savunmasını genişleten taraf olup olmadığı

d) Tarafların sulhe teşvik edildikleri ve sonuçlarının ne olduğu

C) Soru metninde ve/ veya cevap şıklarındaki anlatım bozukluğu veya net bir anlatım bulunmaması sebepleriyle itiraz gerekçeleri:

A Kitapçığının 56. ve B Kitapçığının 16. sorusu:

I. Belgelerin A4 (210x297 mm) boyutundaki kağıda çıktı alınacak şekilde hazırlanması esastır.

II. Üst yazılarda kağıdın her iki yüzü de kullanılır.

III. Belge ekleri farklı form, format veya ebatlarda hazırlanabilir.

Resmi yazışmalarda Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmelik'e göre yukarıdakilerden hangisi/ hangileri belgenin şekli özelliklerinden değildir?

a) I ve III                    b) I ve II                     c) Yalnız III                            d) Yalnız II

 

Sorunun soruluş tarzı itibariyle, seçeneklerin bir veya birkaçının belgenin şekli özellikleriyle ilgili olmadığı anlamı çıkmaktadır. Oysaki seçeneklerin hepsi belgenin şekli özellikleriyle ilgili olup II. madde yanlış bilgi içermektedir. Burada asıl sorulmak istenen husus, seçeneklerdeki bilgilerin doğru olup olmadığıdır.

 

1. Gurup Yazı İşleri Müdürü B Kitapçığının;

83. SORUSU; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre aşağıdakilerden hangisi memurların sosyal haklar ve yardımlarından değildir?

A) Doğum yardımı ödeneği

B) Fazla çalışma ücreti

C) Yeniden işe alıştırma

D) Cenaze giderleri

Şeklinde sorulmuş olup, sorunun soruluş şeklinde ve cevabında yanlışlık bulunmamaktadır. Fakat Devlet Personel Başkanlığı’na ait Görevde Yükselme Ders Notları isimli ve yukarıda bahsi geçen yönetmelikler uyarınca sınava giren personelin sorumlu tutulduğu kitabın incelenmesinde, 141 ve 142. sayfalarında Memurların Sosyal Hakları ve Yardımları konusunun işlendiği ancak  konu içeriğinde yukarıdaki b ve c şıklarında yer alan “Fazla çalışma ücreti ile Yeniden işe alıştırma” konularına kesinlikle yer verilmediği saptanmıştır.

 

21. SORUSU; 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre, “tebliğ mazbatasının” diğer adı aşağıdakilerden hangisidir?

A) Tebliğ ilmühaberi      B) Tebliğ tutanağı  C) Tebliğ belgesi          D) Tebliğ evrakı

Şeklinde sorulmuş ise de, 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun Tebliğ Mazbatası başlıklı 23. Maddesinde, tebliğ mazbatasının niteliklerinden bahsedildiği ancak diğer bir adının Tebliğ Evrakı veya sorunun diğer şıklarında yer alan belge-ilmühaber ve tutanak gibi tanıma uyan, eş anlamlı herhangi bir açıklamadan bahsetmediği, bütün kanun maddelerinin incelenmesinde dahi bu şekilde açıklayıcı herhangi bir bilginin yer almadığı tespit edilmiştir.

Mevzuat hukuk sözlüğünün incelenmesinde dahi “mazbata” kelimesinin karşılığı “tutanak” olarak görülmektedir.

Ayrıca 7201 sayıl Tebligat Kanunu’nun 8.maddesinin incelenmesinde, “Tebliğ Evrakının nüshaları ve makbuz verilmesi başlığının yer aldığı ve içeriğinde; tebliğ olunacak her nevi evrak, biri dosyasında konulmak ve diğeri tebliğ edilecek kimselere verilmek üzere lüzumu kadar nüshadan terekküp eder. Bu nüshalarda iş sahibi veya vekilinin imzası bulunur. Tebliğ olunmak üzere salahiyetli mercilere verilecek evrakın her nüshasına bu mercilerce, verildiği tarih yazılır ve istenirse makbuz verilir. Her nevi evrakın tebliğine ve davetiyelere ait tebliğ mazbataları dosyasına konur” denilmiştir.

Yine aynı kanunun 59. Maddesinde; “Kanunun 1.maddesinde yazılı mercilerden çıkarılacak tebliğ evrakı, tebliğ mazbatalı kapalı bir zarf içinde gönderilir” demektedir.

Madde 59 - Kanunun 1 inci maddesinde yazılı mercilerden çıkarılacak tebliğ evrakı, tebliğ mazbatalı kapalı bir zarf içinde gönderilir.

Görüleceği üzere tebliğ evrakı: tebliğ mazbatalı zarf içerisinde gönderilen belge ve tebliğ mazbatalı zarfın muhataba verilen kısmıdır. Mazbata, tebliğ evrakının kime teslim edildiğini, hangi adreste, hangi usule göre teslim edildiğini gönderen merciye bildiren, ilmühaberdir.  Bu husus Türk Dil Kurumu sözlüğünde de açıkça belirtilmiştir; ilmühaber    Ar. ilm + haber 

 a. (i'lmühaber) 1. Birinin yer, hâl, medeni durum vb.ni gösteren resmî belge. 2. Bir şeyin teslim alındığını gösteren belge, alındı kâğıdı. Güncel Türkçe Sözlük 

Ayrıca tebligat kanunun  “Askerî kazada tebligat “ başlıklı, 66. maddesinde de tebellüğ ilmühaberi açıklanmış, ilmühaber ile 23. maddede açıklanan tebliğ mazbatası içeriğinin aynı olduğu görülecektir.

Madde 66 - (1) Askerî kaza makam ve mercilerince askeri şahıslara yapılacak tebligat, yazılı bir emirle ifa olunur ve tebellüğ ilmühaberi, tebligatı talep veya emreden makam veya mercie gönderilir.

(2) Tebellüğ ilmühaberinin;

a) Tebliği çıkaran merciin adını,

b) Tebliği talep veya emreden makam veya merciin adını,

c) Tebliğ olunan şahsın, adını, soyadını ve künyesini,

ç) Tebliğin konusunu,

d) Tebliğin nerede yapıldığını, tarihi ve saatini,

e) Tebliğ ve tebellüğ eden şahısların imzalarını,

içermesi gerekir.

TEBLİĞ MAZBATASI:

Madde 23 - Tebliğ bir mazbata ile tevsik edilir. Bu mazbatanın:

1. Tebliği çıkaran merciin adını,

2. Tebliği isteyen tarafın adını, soyadını ve adresini,

3. Tebliğ olunacak şahsın adını, soyadını ve adresini,

4. Tebliğin mevzuunu,

5. Tebliğin kime yapıldığını ve tebliğ muhatabından başkasına yapılmış ise o kimsenin adını, soyadını, adresini ve 22 nci madde gereğince tebellüğe ehil olduğunu,

6. Tebliğin nerede ve ne zaman yapıldığını,

7. 21 inci maddedeki durumun tahaddüsü halinde bu hususlara mütaallik muamelenin (Değişik ibare: 11/01/2011-6099 S.K./6.mad.) yapıldığını, adreste bulunmama ve imtina için gösterilen sebebi,

8. (Ek bent: 11/01/2011-6099 S.K./6.mad.) Tebligatın adres kayıt sistemindeki adrese yapılması durumunda buna ilişkin kaydı,

9. (Değişik bend: 19/03/2003 - 4829 S.K./7. md.) Tebliğ evrakı kime verilmiş ise onun imzası ile tebliğ memurunun adı, soyadı ve imzasını, İhtiva etmesi lazımdır.

Sonuç olarak “Mazbata”  tebliğ evrakının veya tebliğ zarfının diğer parçasının, muhataba  tebliğ edildiğini veya edilemediğini gösteren belgedir, görüleceği üzere, tebliğ evrakından ve tebliğ mazbatalarından ayrı ayrı bahsedildiği, her ikisinin de cümle içerisinde ayrı kavramlar olarak nitelendirildiği açıkça görülmektedir.

 

22. SORUSU; 7201 sayılı Tebligat Kanunu’na göre, tebliğ belgelerinin kaybı durumunda, tebliğ evrakının yeniden tanzim ve tebliği için yapılacak masraflar hakkında hangi kanun hükümleri uygulanır?

A) Posta Kanunu

B) Harçlar Kanunu

C) Tebligat Kanunu

D) Telgraf ve Telefon Kanunu

Şeklinde sorulduğu görülmüştür. Cevap anahtarında doğru seçenek olarak (a) şıkkı yani Posta Kanunu belirtilmiştir. Ancak, 23 Mayıs 2013 tarih ve 28655 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 09.05.2013 kabul tarihli 6475 sayılı Posta Hizmetleri Kanununun 31.maddesinin incelenmesinde; 02.03.1950 tarih ve 5584 sayılı POSTA KANUNU YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMIŞTIR.

Posta Kanununun yürürlükten kaldırılması üzerine, bu kanun yerine 09.05.2013 kabul tarihli 6475 sayılı POSTA HİZMETLERİ KANUNU yürürlüğe girmiştir.

Ayrıca Tebligat Kanunu’nun 4 ve 5. maddelerinin incelenmesinde masraflardan bahsedildiği, sorunun cevap şıkları arasında Tebligat Kanunu seçeneğinin de mevcut bulunduğu, bu haliyle Posta Kanununun yürürlükten kaldırıldığı düşüncesiyle Tebligat Kanunu  veya Telgraf ve Telefon Kanunu şıkkının tercih edilebilir bir düşünce haline geldiği, bu haliyle de yanıltıcı unsurunun mevcut olduğu tespit edilmiştir.

Haliyle cevap şıkları arasında Posta Hizmetleri Kanununun bulunmadığı açıkça görülmekle, bu sorunun da yanlış hazırlandığı ortaya çıkmıştır.

 

28. SORUSU; Sahibinin elinden rızası dışında çıkmış hamiline yazılı senedi alan kişi için aşağıda söylenenlerden hangisi doğrudur?

A) Davasız ve aralıksız beş yıl süreyle zilyet olursa, ancak öyle kazanabilir.

B) Senet rıza dışı çıktığından hiçbir şekilde kazanamaz.

C) İyi niyetliyse senedin mülkiyetini hemen kazanır.

D) Ancak bedel mukabilinde kazanabilir

Yukarıda sorulan sorunun doğru yanıtı her ne kadar C şıkkı olsa da,  yukarıdaki yönetmelik hükümlerinde de bahsedildiği üzere, Adalet Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanlığı Bakanlık Merkez Ve Taşra Teşkilatı Personeli Görevde Yükselme Sınav İlânında yer alan Ek-III (Görevin Niteliği ile İlgili Yazılı Sınav Konularına İlişkin Liste)’de yer alan “Görevde Yükselme Sınav Konuları” başlıklar-kısım-kanun maddeleri ve soru sayıları belirtilmek suretiyle ayrı ayrı gösterilen % 60’lık konular arasında yer almamaktadır. İlanda sınava girecek personel “4721 sayılı Türk Medeni Kanununun başlangıç hükümleri - 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 1. kitap, 1. kısım, 1. bölüm - 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 4. kitap, 1. kısım, 1. bölüm (TMK 683, 684, 685, 686, 687. maddeleri)”den sorumlu tutulmuştur.

Ancak soru 4721 sayılı Medeni Kanunun 990.maddesinde yer almakta olup, sınava giren personelin tamamen sorumluluk alanı dışında kalmıştır. 

 

34. SORUSU; Ceza muhakemesi açısından yetki ve görev kurallarına ilişkin aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Yetkisizlik kararlarına karşı itiraz yoluna başvurulabilecektir.

B) Yetkisizlik ve görevsizlik itirazı ilk derece mahkemelerinde sanığın sorgusundan önce yapılmalıdır.

C) Yetkili olmayan hâkimin yapmış olduğu işlemler geçerliliklerini devam ettirir.

D) Mahkemeler arasında olumlu yetki uyuşmazlığının bulunması durumunda uyuşmazlığı ortak yüksek görevli mahkeme belirler.

Şeklindeki sorunun incelenmesinde, B şıkkı olan; “yetkisizlik ve görevsizlik itirazı ilk derece mahkemelerinde sanığın sorgusundan önce yapılmalıdır” şıkkında geçen ibare yanlış olduğundan bahisle doğru seçenek olarak kabul edilmiştir.

5271 Sayılı CMK - Re`Sen Görev Kararı Ve Görevde Uyuşmazlık

Madde 4 – “Davaya bakan mahkeme, görevli olup olmadığına kovuşturma evresinin her aşamasında re'sen karar verebilir” demiştir. Kanunun bu açık maddesinden de anlaşılacağı üzere Görevsizlik İddiası yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir.

ANCAK;  5271 Sayılı CMK  - YETKİSİZLİK İddiası

Madde 18 – “Yetkisizlik iddiasına ilişkin karar, ilk derece mahkemelerinde sanığın sorgusundan önce, bölge adliye mahkemelerinde duruşmasız işlerde incelemenin hemen başlangıcında, duruşmalı işlerde inceleme raporu okunmadan önce verilir. Bu aşamalardan sonra yetkisizlik iddiasında bulunulamayacağı gibi mahkemeler de bu hususta re'sen karar veremez” denilmiş olmakla bu husus YETKİSİZLİK açısından doğru kabul edilmiştir.

RE`SEN GÖREV KARARI VE GÖREVDE UYUŞMAZLIK

Madde 4 - (1) Davaya bakan mahkeme, görevli olup olmadığına kovuşturma evresinin her aşamasında re'sen karar verebilir. 6 ncı Madde hükmü saklıdır.  (B SEÇENEĞİNDE YANLIŞ OLAN KISIM)

(2)Görev konusunda mahkemeler arasında uyuşmazlık çıktığında, görevli mahkemeyi ortak yüksek görevli mahkeme belirler. (D SEÇENEĞİ)

GÖREVLİ OLMAYAN HÂKİM VEYA MAHKEMENİN İŞLEMLERİ

Madde 7 - (1) Yenilenmesi mümkün olmayanlar dışında, görevli olmayan hâkim veya mahkemece yapılan işlemler hükümsüzdür. (C SEÇENEĞİNİN ÇELİŞKİ DURUMU SORUDA YETKİ VE GÖREV KURALI DENDİĞİNDEN)

YETKİDE OLUMLU VEYA OLUMSUZ UYUŞMAZLIK

Madde 17 - (1) Birkaç hâkim veya mahkeme arasında olumlu veya olumsuz yetki uyuşmazlığı çıkarsa, ortak yüksek görevli mahkeme, yetkili hâkim veya mahkemeyi belirler.  (D SEÇENEĞİ)

YETKİSİZLİK İDDİASI

Madde 18 - (1) Sanık, yetkisizlik iddiasını, ilk derece mahkemelerinde duruşmada sorgusundan, bölge adliye mahkemelerinde incelemenin başlamasından ve duruşmalı işlerde inceleme raporunun okunmasından önce bildirir. (B SEÇENEĞİNİN ÇELİŞKİ DURUMU- YETKİ VE GÖREVDE  AYNI HUSUSLAR GEÇERLİ OLMADIĞINDAN BU CEVAP YANLIŞTIR.)

(2) Yetkisizlik iddiasına ilişkin karar, ilk derece mahkemelerinde sanığın sorgusundan önce, bölge adliye mahkemelerinde duruşmasız işlerde incelemenin hemen başlangıcında, duruşmalı işlerde inceleme raporu okunmadan önce verilir. Bu aşamalardan sonra yetkisizlik iddiasında bulunulamayacağı gibi mahkemeler de bu hususta re'sen karar veremez. (AYNI ŞEKİLDE YETKİ İTİRAZININ DEĞERLENDİRİLMESİ. )

(3) Yetkisizlik kararlarına karşı itiraz yoluna gidilebilir. ( A SEÇENEĞİ )

YETKİLİ OLMAYAN HÂKİM VEYA MAHKEMENİN İŞLEMLERİ

Madde 20 - (1) Yetkili olmayan hâkim veya mahkemece yapılan işlemler, sadece yetkisizlik nedeniyle hükümsüz sayılmaz.  ( C SEÇENEĞİ)

Yukarıda açıklanan yasa metinleri uyarınca B seçeneği görevsizlik durumunda doğru seçenek olup, yetkisizlik durumunda yanlış seçenek olacaktır.

           

 

bottom of page