
AKP'nin GEZİ Paranoyası Devam Ediyor
Büro Emekçileri Sendikası Antalya Şube Başkanı Mustafa AYAR 5 Haziran 2013 tarihinde KESK’in kararı gereği yapılan greve katılan İzmir Şube Başkanımız Selma Şen, üye ve işyeri temsilcilerimiz Öznur ÖZTÜRK, Bülent OKULMUŞ, Şaziye Ezgi İNAN, Uğur DEMİRTAŞ ve Yetiş KAYA hakkında disiplin soruşturması başlatılarak memurluktan men edilmek istenmelerine tepki gösterdi. Konuyla ilgili şube binasında basın toplantısı düzenleyen Mustafa AYAR “AKP’nin Gezi Paranoyasının devam ettiğini” iddia etti.
5 Haziran 2013 tarihinde yapmış olduğumuz grevde ortaya koyduğumuz taleplerin tüm yargı emekçilerinin talepleri olduğunu ifade eden Mustafa AYAR “Bu güne kadar taleplerimiz karşılanmadığı gibi, AKP iktidarının ve Adalet Bakanlığı’nın uygulamaları çalışma yaşamında her geçen gün yeni sorunlar yaratmış, yargı emekçileri üzerindeki iş yükü ve mobbing uygulamaları çalışma hayatını adeta bir kâbusa dönüştürmüştür.
Kamu emekçilerinin grev hakkı Türkiye tarafından imzalanan uluslar arası sözleşmelere dayanırken, greve katılan kamu emekçileri hakkında onlarca lehte yargı kararları varken Adalet Bakanlığı gibi adalet hizmeti vermesi gereken bir kurumda yaşanan bu adaletsizlik başlı başına bir çelişki olmakla birlikte, süreç açısından kaygı vericidir.Bu gün burada yargılanacak olan, üyelerimiz nezdinde sendikal faaliyetlerimiz olacaktır. Büro emekçilerinin 666 Sayılı KHK ile gasp edilen haklarına, 2013 yılında imzalanan satış sözleşmesinden kaynaklı gelir kayıplarına karşı verdiği mücadele, büro emekçilerinin eşitlik, adalet ve insanca yaşam talepleri yargılanacaktır. Yargı emekçilerinin taleplerini görmeyenler, kendi elleriyle yarattıkları sahte sendikaları Adalet Bakanlığı’nda yetkili kılanlar, yargı emekçilerinin mücadelesini boğmaya çalışmaktadırlar. 5 Haziran 2013 tarihinde yaptığımız greve onbinlerce kamu emekçisi katılmış, hakkında idari ve adli soruşturma yürütülüp de ceza alan bir tane kamu emekçisi yok iken üyelerimiz üzerinden tüm kamu emekçilerine, özellikle yargı emekçilerine gözdağı verilmek istenmektedir.
Bizzat hükümet sözcüleri tarafından yargıya olan güvenin azaldığının ifade edildiği bir süreçte, bir yandan adalet sarayları büyürken adalet küçülmekte, yargı bağımsızlığından bahsetmek mümkün olamamaktadır.
Üyelerimiz hakkında hazırlanan raporda; 5 Haziran Grevi kastedilerek KESK’in sendikal faaliyetler adı altında ideolojik faaliyetler yürüttüğü ve yapılan eylemin belli bir siyasi partiye ve hükümete yönelik eylemler olduğu ifade edilmektedir. Kamu emekçileri talepleri için mücadele ederken 2002 yılından bu yana ülkeyi yöneten AKP’ye karşı değil de muhalefet partilerine karşımı eylem yapacaklar sorusu akla gelmekte kamu emekçilerinden AKP’ye biat etmesi istenmektedir” dedi.
Adalet Bakanlığı’nı Bir Kez Daha Uyarıyoruz! Diyen Mustafa AYAR açıklamasını şöyle sürdürdü
“Daha dün 18 Mayıs’ta Adalet Bakanlığı önünde 150 yargı emekçisinin bakanlıktan başka birimlere sürgün edilmesi, yargıda ayrımcı politikalara ve yargı bağımsızlığını ortadan kaldıran uygulamalara son verilmesi talebi ile basın açıklaması yapan sendikamız, bugün de Adalet Bakanlığı önünde ve tüm illerde yaptığı eylem ve etkinliklerle, üyelerimizle dayanışma içerisinde olurken mücadele kararlılığını da ortaya koymaktadır.
Tüm Yargı Sen’den BES’e yargı emekçilerinin onurlu sesi ve mücadele örgütü olan sendikamız bu saldırıyı da boşa çıkarmayı başaracaktır.
BES olarak üyelerimiz nezdinde sendikal faaliyetlerimizin yargılanmasına izin vermeyeceğiz, her düzeyde üyelerimizle dayanışma içinde olarak üyelerimize sahip çıkacağız. Özelde yargı emekçilerinin genelde büro emekçilerinin sözünü daha gür söyleyecek, büro emekçilerinin onurlu sesi olmaya devam edeceğiz. Adalet Bakanlığı’nı bir kez daha uyarıyor!Adalet istiyoruz!”